SOCIAL MEDIA

Love List

15 Eylül 2017 Cuma

Mango'dan 2017 Kışına Özel Küpe Modelleri ...

Bugün size Mango online mağazasından sizler için seçtiğim küpe modellerini paylaşmak istiyorum.
Modellere bakarken kendime de iki üç küpe seçip sepette attım bile.
Umarım seçtiklerimin içinde sizinde hoşunuza giden küpeler olur. 

Metalik klipsli küpe | MANGO

Bu ataclı modelle bayıldım, sepette .

Metal uçlu küpe | MANGO

Güzel bir kombin de benim diyen bir küpe olur.
Renkte çok hoş bence.

Karma parçalı küpe | MANGO

Kırmızı bu kış moda.
Püsküller de öyle.
İkisinin karışımını kulağında görmek isteyenler için iddialı bir küpe.

Püsküllü küpe | MANGO

Bu küpe tam benlik deyip, sepette atıldı bile.

Kıvrımlı halka küpe | MANGO

Halka küpelerde değişik bir model.


Böyle asimetrik küpleri çok görüyorum, ve bence de güzel duruyorlar.
Sizce ?

Püsküllü küpe | MANGO

Bu da son küpe modelim, fazla idialı olmadan sezon trendini yakalamak isteyenler için. 

Bunlar benim sizler için seçtiklerim.
Daha fazla çeşit için mağazanın online sitesine bakabilirsiniz.

http://shop.mango.com/tr

Sevgiler.
💖

Devamını oku

11 Eylül 2017 Pazartesi

Flormar Baked Powder Pudra ...


Bir zamanlar pudra benim makyajımın vaaz geçilmez bir parçasıydı.
Yaş ilerledikçe, cildim kurudukça pudra ile arama ince çizgilerime giren tozlar ve daha da kuru bir görünüm girdi.
Ama pudra kullanmayı her zaman sevdim, ve kullanmadığım zaman eksikliğini hissettim.
Ve bu sebeple cildimi kurutmayacak ve var olan kuruluğumu göstermeyecek bir pudra arayışına girdim.
Bu dönemde değişik aralıklarla 3 tane pudra aldım.
İkisinden çok memnun kaldım, biri ile ( hemde en pahalı olanı ile ) hiç anlaşamadım.
Bu ürünleri de sizlerle paylaşacağım, diyerek ilk paylaşıma Flormar Pudra ile  başlıyorum.


Ürün kendini cildinde kadifemsi ışıltı diye tanıtmış ki bende buna katılıyorum. Fondöten veya CC kremin üstüne sürdüğümde güzel bir ışıltı veriyor. 

Baked Powder aradığın ışıltıyı gün boyu cildinde taşımanı sağlayacak.
Doğal bir içeriğe sahip olan Flormar pudra, parlak, ışıltılı ve ipeksi dokusu ile cildinle mükemmel bir uyum yakalar.
Ayrıca yumuşak ve kadifemsi Flormar Baked Powder cildine sağlık ve canlılık getirir.

Ürün tanıtımı bu şekilde. Bu tanıtıma katıldığımı rahatlıkla söyleyebilirim.Doğal bir duruş ile birlikte canlı bir görünüm de veriyor. Ve bunu cildimi kurutmadan yapıyor.



Bende ki renk, mat biege.
Beyaz tenliyim ve bu renk bana tam uydu diyebilirim.
Almak isterseniz kendi teninize uygun olan renkleri denersiniz.

Ayrıca toz bir pudra olmadığı için dağılma, bulaşma yapmıyor.
Sebeplede yanımda rahatlıkla taşıyabiliyorum. 

Fiyatını tam hatırlamıyorum ama 30-40 Tl arasıdır.
İndirim döneminde daha uyguna bile bulabilirsiniz. 

Bu arada bu ürünü ben Torium Alışveriş merkezinde bulunan Flormar Mağazasından aldım.
Buradaki personelin ilgisi içinde ayrıca çok teşekkür ederim. 
İlgili, dinleyen ve doğru çözümler üreten personelleri var.
Bu zamanda böyle personeli mumla arıyoruz ki, başka mağazalarda bırakın Flormarın diğer mağazalarında bile bulunmuyor maalesef.
O sebeple  aldığım mağazayı burada paylaşmak istedim. 

Umarım benim gibi kuru ciltli arkadaşlar için faydalı bir yazı olmuştur.
Sevgiler.
💖



Boutiquefeel.com INT
Devamını oku

4 Eylül 2017 Pazartesi

Çılgın Çantalar ...

Bugün size, yabancı bir sitede bulup bayıldığım birazcık çılgın olan çantaları paylaşmak istiyorum.
Yalnız bu çantalar almalık değil, bakmalık.
En azından benim için.
Neden derseniz ?
Fiyatları. 
Yoksa ben bu çılgın modelleri bayıla bayıla kullanırım. 
Ya siz?


Kırmızılı olan, tam benlik.

Buda çantamda gözü olanın gözü çıksın modeli. 
Bunların hepsini almak istiyorum yazarken, linke tıklayıp fiyatı görüyorum ve derin bir sessizlik...



Şimdi bu çanta güzel değil mi?


Ürünlerin linkleri , fotoğraflara tıklayınca açılıyor ama ben yine de sitenin linkini de ekliyorum.
Sıradan olmayan kombilere göz atmak isterseniz diye.

www.chicwishlist.com

Bu yazı, bana doğum gününde ne hediye alacağım diyen arkadaşlarıma ithaf olunur.

Sevgiler...
💖



Aliexpress TR
Devamını oku

23 Ağustos 2017 Çarşamba

Bayram İndiriminde Mutlaka Göz Atmanız Gereken 7 Ürün ...

Bayram indirimi yaklaşırken, sizlere severek kullandığım ama zaman sıkıntısı dolayısı ile detaylı yazılarını yazamadığım ürünleri paylaşmak istedim.
Ürünler ile ilgili çok kısa bilgiler verdim, merak ettiğiniz bir konu olursanız yorum bırakmanız yeterli. 

İndirimi alışverişini en karlı şekilde sonlandırmamız dileği ile;
Puccini Lovely Night Bayan Parfümü.
100 ml.
Şekerli ve hoş bir kokusu var.
Kalıcılığı da iyi.
İndirim dönemin de fiyatı yaklaşık olarak; 40 TL.


Angel Bayana Parfümü.
50 ml.
Yeni keşfettiğim bir parfüm.
Sonbahar, kış için uygun bir kokusu olduğunu düşünüyorum.
İndirim döneminde fiyatı yaklaşık olarak; 20 TL.

Balm Instain Allık.
Rengine aşık olduğum allık.
Hem doğal, hem iddialı.
İndirim dönemin de fiyatı yaklaşık olarak; 25 TL.



Wet N Wild  Highlighting Powder Aydınlatıcı.
Aydınlatıcı ama simli değil.
Mükemmel değil mi?
İndirim dönemin de fiyatı yaklaşık olarak; 16 TL.


Rimmel Insta Flawless ile ilgili görsel sonucu
Rimmel Insta Flawless
Uygun fiyatlı krem aydınlatıcı arayanlara şidderle öneririm.
İndirim dönemin de fiyatı yaklaşık olarak; 10 TL.

Nivea Hassas Ciltler İçin Köpük Temizleyici. ile ilgili görsel sonucu

Nivea Hassas Ciltler İçin Köpük Temizleyici.
Bugüne kadar dört tane bitirdim, beşincisini kullanıyorum.
İndirim dönemin de fiyatı yaklaşık olarak; 10 TL.
Maybelline Kaş Rimeli
Doğal ama iddialı bir kaş arayanlara öneririm.
İndirim dönemin de fiyatı yaklaşık olarak; 17 TL.


Peki ,sizin önereceğiniz ürünler nelerdir? 
Önerilerinizi merakla bekliyor olacağım.

Ürünlerin detaylı yazılarında görüşmek üzere,
Sevgiler.
💗

Not: Görseller mağazaların internet sitesinden alınmıştır. 





Devamını oku

21 Ağustos 2017 Pazartesi

Garnier Mineral Doğal Ferahlık Deodorantı …


Reklamlarda sık sık gördüğüm bu deodorantı, bir Gratis alışverişinde indirimde görünce aldım.

Ürün 48 saat koruma vaat ediyor. Bu kadar uzun süre banyo yapmadan durmadım için 48 saat üzerinden değil ama kullandığım gün içinde ki süre olarak evet güzel bir koruma sağladığını söyleyebilirim. Özellikle ürünü kullandığım sıcak yaz günlerinde terleme oluşsa da  ( terleyen bir yapım var, bunu engellemem mümkün değil ) koku olarak hiç ter kokusu oluşmadı. Ve bu yönü ile de ferahlık sağladı.

Koku olarak yoğun belli bir kokusu yok, sabunumsu ferah bir kokusu var diyebilirim.


Deodorantın üç çeşidi vardı, üzerinde bir tek bu kokunun pudrasız yazdığını gördüğümden tercihimi Doğal Ferahlık yazan bu çeşidinden kullandım.

Bu sıcak yaz günleri için önerebileceğim güzel bir ürün Garnier Mineral Doğal Ferahlık Deodorant kısaca söylemek gerekirse.

Burada ufak bir parantez açayım, deodorantı kullanmadan önce roll-on kullanmaya devam ettim. Ürünü hiçbir zaman tek kullanmadım, ürün yorumumu bu notla birlikte değerlendirirseniz sevinirim.

Deodorantı 10 Tl civarı bir fiyata aldım bu arada.

Ferahlığın sizi hiç bırakmaması dileği ile,
Sevgiler…


Devamını oku

14 Ağustos 2017 Pazartesi

Sarıkız Doğal Maden Suyu Spreyi …

 
Bugün size yaz boyunca cilt bakımımda severek kullandığım bir ürünü tanıtacağım.
Sarıkız Doğal Maden Suyu Spreyi…

Yerel bir markette tesadüf eseri görüp aldığım bu üründen ben oldukça memnun kaldım.
İlk öncelikle kullandığım zaman verdiği serinlik hissine bayıldım.
Daha sonrada cildimi rahatlatması, nemlendirmesini çok sevdim. 
Ürünü gün içinde zaman zaman kullansam da esas banyo sonrasında yüzüme ve cildime uygulayarak kullandım.
Verdiği serinlik, nemlendirmesi ve cildim tarafından kolaylıkla emilmesini çok sevdim.
Bu sıcaklarda duş sonrası bile başlayan terleme hissimi azatlı. Temiz bir his verdi bana. 
Kullandığım süre boyunca da cildimin nem dengesinden de oldukça memnun kaldım.



Sarıkız Doğal Maden Suyu Spreyi Kutusunun üzerinde nemlendirir, cilde tazelik veriri yazıyor ki bende bu yazılanlara katılıyorum.

Fiyatı da yanlış hatırlamıyorsam 15 Tl civarıydı.

Sprey olması da kullanımını çok kolay hale getiriyor bu arada.

Çok sevdiğim bu ürünün müdavimi olacağım sanırsam, özellikle de yazın.
 Size de gönül rahatlığı ile de önerim.
Sevgiler… 




Devamını oku

7 Ağustos 2017 Pazartesi

M.Asam Brilliant Teint ...


Bu gün size yaz boyunca severek hatta aşık olarak kullandığım bir aydınlatıcıdan bahsedeceğim.

Yazın cildime bir şey sürmeyi istemem, özellikle ağırlık yaptığına inandığım ürünleri kullanmaktansa hiçbir şey sürmeyip yorgun görünümü cildimle güne başlayıp devam etmeyi tercih ederim.
İşte yüzümdeki yorgun görünümü azaltacak ama kesinlikle ve kesinlikle ağırlık yapmayacak bir ürün ararken buldum M.Asam Brilliant Teinti.


Yorgun görünümümü azaltan ve cildime canlılık kazandıran bu ürünü ben çok sevdim.
Cilde sürümü rahat ve emilimi kolaydı, üstüne hafif bir aydınlatıcı pudra ile güne rahatlıkla başlayabiliyordum. Ve en önemlisi kesinlikle ama kesinlikle cildimde bir şey olduğunu, terleme yaptığını v.b. hissetmedim.

Hafif yağlı bir yapısı var ki bu da içerinde ki Shea yağından kaynaklanıyor. Benim cildim kuru olduğu için bu yağlı yapı beni rahatsız etmedi ama cilt tipiniz yağlı ise öncelikle testrından ürünü denemenizi öneririm.

Ürünü bazen ise makyaj bazı olarak da kullandım ve memnun kaldım. Makyajımın daha canlı olmasını sağladı.



Ürün kendini söyle tanıtmış ki, ben bu tanıtıma yüzde yüz katılıyorum.

Bu ipeksi make-up transparan rengi ile stresli ve donuk cilt görünümünü düzeltir.
Ten renginin ve gözeneklerin görüntüsünü iyileştirmeye yardımcı olurken, yorgun cilde doğal bir parlaklık ve canlılık kazandırır. Shea yağı ile cilde bakım yapar.

Bu arada ufak bir not, ürünün kapatıcılık özelliği kesinlikle yok. Eğer böyle bir beklentiniz var ise bu ürün size kesinlikle hitap etmez.

Fiyatı ise 100 Tl civarı. Pek ucuz bir ürün değil maalesef ki indiririmi de pek olmuyor. Ama güzel bir ürün ve bence fiyatını hak ediyor.
 İndirime girdiğini gördüğümde ise kesinlikle küçük bir stok yapmayı düşünüyorum laf aramızda.


Galiba benim için yenisini almanın vakti geldi, ne dersiniz?

Yüzünüzden ve hayatınızdan aydınlığın hiç eksilmemesi dileği ile,

Sevgiler…
Devamını oku

31 Temmuz 2017 Pazartesi

Nivea Repaircare & Onarıcı El Kremi ...


Nivea, benim çocukluğumun markasıdır.
Çocukluğumun kokusudur.
O sebeple de ayrı bir severim ürünlerini.
Ve yeni çıkan ürünlerini de gözüm kapalı alırım, yılların oluşturduğu bu güven ile.
İşte bu Onarıcı el kremini de duygular ile aldım. 
Ama, bu el kremini hiç ama hiç sevmedim.

Neden mi?

Krem cildimde kolay emilmedi ilk  başta, ki ben böyle bir sorun ile kolay kolay karşılaşmam.
Cildim kuru olduğu için kremler direkt olarak cildim tarafından emilir.

Ellerim biraz kremi çekince de geride yapışkan bir his bıraktı. 
Tutuğum eşyalarda iz bıraktı hatta zaman zaman bu yapışkanlık.
Yani sadece bir his değil bir yapışkanlık da oldu ellerimde. 

Ve en önemlisi, benim aşık olduğum Nivea kokusu da yoktu bu kremde. 

Kuru ve çatlamış eller için anında rahatlık vaat etse de bunu benim ellerimde gerçekleştiremedi maalesef.

Bir daha kesinlikle almayacağım bir el kremi oldu bu ürün bende. 

Peki, sizin favori el kreminiz hangisi?
Yorumlarınızı bekliyorum.
Sevgiler..
💖

Devamını oku

26 Temmuz 2017 Çarşamba

Yves Rocher Monoi EDT ...


Bugün size bu yaz yeni keşfettiğim ama, Temmuz ortasına geldiğimde bir şişesimi bitirip diğerini yarıladığım bir parfümü tanıtmak istiyorum.

Tiare çiçeği ve Hindistan cevizi yağından oluşan bu koku benim çok ama çok hoşuma gitti.
Çok hafif bir kokusu olmasa da, tam yazlık bir parfüm.
 En azından benim zevkime göre.


Bu parfümü sıktığımda sahilde güneşleniyorum hissi oluşuyor.
Plaj kokuyor sanki.
Fonda bir deniz sesi eksik sadece.
Kokuyu ve verdiği bu hissi ben çok sevdim kısaca.
Galiba bu yazı üçüncü Monoi'yi bitirerek sonlandıracağım.


İndirim döneminde 100 ml' sini 40 TL civarında bir fiyata almıştım Monoi 'yi.
Pahalı olamayan bir parfüm, kokusu ve ml düşünülünce. 

Parfümde beğenmediğin bir yan yok mu derseniz;
Çok fazla kalıcı değil.
Ama şişesi hafif olduğundan yanımda taşıyıp, ihtiyaç duyduğumda tazeleyerek bu sorunu halletim. 

Almanızı değilse bile bir Yves Rocher mağazasına girdiğinizde mutlaka denemenizi önereceğim bir parfüm Monoi ...

Yazın teninizden hiç gitmemesi dileği ile,

Sevgiler
💖

Devamını oku

24 Temmuz 2017 Pazartesi

Bir Tadım Etkinliğinin Ardından; Şişa Nargile Cafe ...


9 Temmuz Pazar günü bir blogger olarak ilk defa tadım etkinliğine katıldım.
Gitmeden önce nasıl olacak diye düşünürken gün sonunda neden daha önce böyle bir etkinliğe katılmadım diyerek bu güzel günü geçirmiş oldum.



İlk önce mükellef, kuş sütünün bile eksik olmadığı bir kahvaltı sofrası ile başladık.
Her şey çok güzeldi.
Temiz ve taze.
Ve benim için en önemlisi ilgi.
Çay için seslenecek garson arayıp aramamak, en önemli kriterlerden biridir benim için.
Şişa bu yönden benim kalbimi kazandı.


Dikkatli bakarsanız beni görebilirsiniz.
😃


Kahvaltımız bitip, sıra biraz blog biraz blogger dedikodusu yapmaya gelince de Şişa Cafe'nin özel kokteyllerini denedik.
Çok ferahlatıcı ve lezzetli bir seçim oldu bizim için.


Gözüm kalan içeceklerdendi bu.
Bir daha ki gidişimde mutlaka deneyeceğim.


Etkinliğin sonunda hoş bir sürpriz daha vardı.
Sevgili @lilyum_butik
Pasta çok lezzetli olması yanında beni yanında ki küçük nargile süsü ile de cezbetti.
Sizce de hoş olmamış mı?


Etkinlik sonunda ise bir sürpriz daha vardı.
Günün anısına ufak hediyeler hazırlanmıştı bizim biçin.


Kahve için  @istcoldbrew ' e çok teşekkür ediyorum.
Bu arada ufak bir not,
Bu fotoğrafı sevgili İpek'den aldım.
Çok güzel çekince, dayanamadım.
😊


Ve bu günün anısı için Şifa Cafe'nin hazırladığı kupa ve bardak altıkları da çok zarif bir hediye oldu benim için.

Bu etkinlik için öncelikle Şişa Nargile Cafeye
Daha sonra ise etkinliği düzenleyen sevgili Yazıperest ve Blogbyipek 'a çok ama çok teşekkürler.
Çok güzel bir gün oldu benim için.


Yolunuzun bir gün Şişa Cafeye düşmesi dileği ile
@sisa.cafe
Başakşehir Mah. Ortaçgil Sok. No:2AA
Tel : 0 212 485 82 25
💖

Devamını oku

19 Temmuz 2017 Çarşamba

Kitap; Bir Psikiyatristin Gizli Defteri…


Gerçek hikâyeler kurgudan çok daha tuhaftır, Dr. Gray Small bunu gayet iyi biliyor. Psikiyatriyle ve insan beyni üzerine çığır açıcı araştırmalara geçen 30 yıl içinde Dr. Small pek çok şey görmüş. Artık ofisinin kapılarını açmaya ve kariyerinin en gizemli, ilginç ve tuhaf hastalarını anlatmaya hazır.
Bir Psikiyatristin Gizli Defteri doktorun en şaşırtıcı vakalarının etkileyici kayıtlarından oluşuyor. Bu kitap bir psikiyatristin zihnine ve onun giderek gelişen mesleki yaşamına yapılan aydınlatıcı bir yolculuk. Kitabı okurken kendinizi bizi insan yapan şaşırtıcı tuhaflıklar üzerine düşünürken bulacaksınız.
Sıkça komik, kimi zaman trajik ve daima etkileyici Dr. Small, sizleri kariyeri boyunca Boston’un kalabalık acil servis koridorlarından başlayıp ülke elitlerinin multimilyon dolarlık kayak localarına dek uzanan bir geziye çıkarıyor. Bu gezi sırasında birbirinden tuhaf gerçek karakterleri anlatırken histerik körlükle, penisinin küçüldüğüne inanan bir adamla, gizli sürdürülen çifte hayatlarla ve ürkütücü derecede psikotik romantik arzularla baş ediyor. Akıl hocası hastası olduğunda ise kariyeri ve kişisel hayatı tam bir döngüyü tamamlayarak Samll’ın kimsenin zihinsel araştırmanın ötesinde olmadığını anlamasını sağlıyor; kendinin bile…
Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim; son zamanlarda okuduğum en etkileyici kitaplarından biri, psikoloji hakkında olanların içinde ise ilki.
Kitap yazarın doktorluk kariyerinden başlayarak, anlatılan olaylar kronolojik bir sıra izliyor, karşılaştığı ilginç vakaları anlattığı 15 öyküden oluşuyor. Öykülerin hepsi beni çok etkiledi.  Yani birini az sevdim birini çok sevdim diyemem, hepsi etkileyici idi bence. Hele zihin ile bedenin ilişkisi, bunun ruhsal durumumuza yansıması beni o kadar çok şaşırtı, bilmediğim o kadar çok şey öğrendim ve öğrendikçe de bir o kadar hayret ettim. İnsan ne kadar garip bir varlık diye…
Siz hiç Su Zehirlemesi diye bir şey duydunuz mu, ben duymamıştım. Ta ki kitapta ki Beyin Sisi öyküsünü okuyana kadar.
Kitabın sevdiğim bir diğer yön ise hastalıkları anlatırken her ne kadar tıbbi bir dil kullansa da bunu bizim, yani tıp ile ilgili profesyonel bir ilgisi olmayan okuyucular, anlayabileceği şekilde, olabileceğince yalın bir dile ile anlatıyor. Yani sadece öykülerde anlatılan hastaların hikâyesi değil bunun tıbbi açıklamasını da bu öykü içinde o kadar güzel yedirilmiş ki kitap yazarlarını takdir etmemek elde değil. 
Hele bu arada kendi öyküsünü; eşi, kızı, meslektaşları ile ilişkilerini de anlatırken kullandığı üslubu da sevdim.
Bizim gibi kimsenin kendine toz kondurmadığı bir yerde yaşayan bir fani olarak, insanın kendini eleştirmesini oldum olası büyük bir saygı duymuşumdur. Kitapta da dendiği gibi;
Çoğu zaman başkalarında bizi en çok rahatsız eden özellikler, kendi sahip olduğumuz özelliklerdir. Bu özellikleri başkalarında görmek bizi kızdırabilir ama onları kendimizde görmeyi asla kabul etmeyiz.
Bilmem siz buna katılıyor musunuz? Ben buna katılıyorum ve kendimle en çok savaştığım konulardan biridir bu.
Hata yapmaktan korkma. Benim en çok öğrendiğim zaman bir hata yaptığım ve hatalarımdan döndüğüm zamanlardır. İşin anahtarı yoluna devam etme ve o anda alabildiğin en doğru kararı almandır.
Peki ya bu söze katılmamak mümkün mü? Her insan hatalarından yeniden bir Anka kuşu gibi doğmaz mı?
Konuşurken transa geçmiş gibiydi. Yüzünde uzaklara dalıp gitmiş bir ifade vardır. İlk içkisini tarif eden bir alkoliği anımsattı bana.
Bu tanımlama beni çok etkiledi, bir alkoliğin ilk içkisini tarif ettiği an, bu yazıya koymadan edemedim.  İşte böyle, kitapta birçok güzel alıntı yapılacak cümleler mevcut. Ben kendimce bunları sizlerle paylaşmak istedim. Eğer bir gün kitabı okursanız bakalım sizi alıntı cümleleriniz neler olacak veya okuduysanız neler oldu?
Yazar kitabı zihinsel hastalığı olan ve kendide yardım alacak gücü bulanlara adanmış.
Ki bu kişilere de bende büyük bir saygı duyurum. Özellikle ülkemizde ( ki dünya genelinde de böyle galiba ) bu hastalıklara ve bu hastalığa sahip olanlara olan olumsuz ve çirkin bakış açısına rağmen. Bende bu blog yazımı Türkiye’de yaşayan ve psikolojik yardım almaya karar verenlere adıyorum. Benimde yeteneğim bu kadar, bir kitap yazamasam da yazdığım kısa, sıradan bir blog yazısı kadar olan paylaşımımı adayabiliyorum sizlere. 
Lütfen kabul edin.
Sevgiler…



Devamını oku

14 Temmuz 2017 Cuma

Faberlic Renk Dalgası Dudak Parlatıcısı ...


Uzun bir aradan sonra kullandığım bir ürünün yazısı ile merhaba diyorum sizlere.
Özlemişim ...

Takip ettiğim bir çok blogger bloglarını kapatıp instegram'a yoğunlaşırken, ben hala blog yazmaya ve instegram'da olmamaya direniyorum.
Doğru yapıp yapmadığımı bilmeyerek, ama burada olmayı sevdiğimi hissederek...



Bugün sizlere Faberlic Markasına ait bir dudak parlatıcısını paylaşmak istiyorum.
Yaklaşık olarak iki aydır kullanıyorum, düzenli olmasa da.

Katologda ki duruşunu çok beğenip aldığım bu üründen çok fazla memnun kaldığımı söyleyemeyeceğim .
Neden mi?
Faberlic.com da gözüken renk bu şekilde.
Link için tık tık...

Dudağımda ki duruşu değil ama kolumda ki duruşu ise söyle, fonda koyu yeşil damarım ile birlikte tabii ;




Sitede gözüken renge yakın bir renk olsa da yoğunluk olarak beklentimi karşılamadı.
Hem fırçada ki hem sitede ki renk daha koyu sanki...
Siz ne dersiniz ?


Kalıcılık olarak ise, pek kalıcı değil, devamlı tazelemek gerekiyor ama bu sanki bütün parlatıcıların ortak derdi.

Fiyatı ise 10 TL civarıydı.
Kampanya döneminde aldığımdan fiyatı tam olarak hatırlamıyorum.

 Renk olarak eh dediğim ancak kalıcılık olarak pek fazla memnun kalmadığım bu ürün serisinden bir daha alacağımı sanmıyorum.

 Neden derseniz;

Parlatıcı rujları yazın yoğun kullandığımdan bu ürünü bu yaz boyunca kullanır ve gelecek yaza kısmet olursa başka bir ürüne şans veririm diye düşünüyorum.


Sevgiler....
💕










Devamını oku

13 Temmuz 2017 Perşembe

En İyi Nemlendirici Krem ...


Çevresel koşullar, cilde yapılan yanlış müdahaleler ve birtakım metabolizma sorunları dermatolojik açıdan sıkıntılara neden olabilmektedir. Nem konusu bu sorunların içinde en kritik durumlardan biridir. Çünkü yapısal açıdan nemin cilt sağlığına çok büyük katkıları bulunmaktadır.

Cilt Hastalıklarında Nem Dengesinin Önemi

Kuru yapıdaki cilt, olası sorunlar için en ideal zemindir. Bunun nedeni basitçe nemliliğin direnç artıran en önemli durum olmasıdır. Elastikiyetin sağlanması, zararlı hücrelerle saha rahat savaş verilmesi için gereklidir. Ciltte gözenekler bulunur ve bunlar tabaka halinde hücrelerden meydana gelir. Bu hücrelerin de içerisinde hem yararlı hem de zararlı maddeler yer alır. Eğer serbest radikal adı verilen zararlı maddeler engellenmezse cilt sorunları için tetikleyici bir durum görülecektir. Nem dengesi cildin her açıdan sağlıklı bir yapıda devam etmesi için önemli bir detaydır.
Devamını oku