Lincon eğer kendisine yönelik tüm acımasız eleştirilere
gülüp geçmeyi öğrenmemiş olsaydı, İç Savaş’ın baskısı altında eriyip giderdi.
Oysa onun yaptığı eleştiri tanımı literatüre geçti ve bir hazine gibi değer
kazandı. General Mc Arthur bu sözlerin bir kopyasını savaş sırasında masasının
üstüne asmıştı. Winston Churchil ise yine bu sözlerin bir kopyasını çerçeveletip
Chartwell’ deki çalışma odasının duvarına astı. Sözleri şöyleydi:
‘’ Eğer tür saldırılara karşılık vermeye kalksaydım, her
şeye veda etmek zorunda kalırdım. Elimden geleni, doğru bildiğimi yapıyorum;
sonsuza dek yapacağım. Doğruya ulaşırsam söylenenlerin anlamı kalmaz. Yanlış
yaparsam, on melek haklı olduğumu söylese de farkı olmaz.’’
Haksız bir eleştiri ile karşılaştığımızda şunu aklınızdan
çıkarmayın:
‘’ Elinizden geleni yapın; sonra şemsiyenizi açın ve
eleştiri yağmurunun ensenizden içeri süzülmesini engelleyin.’’
Tüm gerçekler üç adımda gelirler:
Önce alay edilir.
İkinci olarak şiddetle karşı çıkılır.
Son olarak, zaten elli olan bir şey, denir ve kabul edilir.
Arthur Schopenhaur.
Bence de doğru bildiğimizi, bu konuda elimizden geleni yapmalıyız. Yaptığımız şeyin doğruluğundan eminsek zaten, gerisine pek takılmamak gerek..
YanıtlaSilBencede insan iç sesini dinlemeli ...
Sil