Günlerden bir gün birbirlerini uzun zamandır görmeyen iki
eski arkadaş buluşmaya ve yılların özlemini gidermeye karar vermişler.
Hikâye bu ya, biri diğerinin bulunduğu semte misafir olarak
gelmesine kararlaştırmışlar.
Ev sahibesi olacak olan arkadaş bundan çok ama çok mutlu
olmuş.
Eski arkadaşımı ağarlıyacağım, beraber tıpkı eski günlerdeki
gibi sohbet edeceğim diyerekten o günü
beklemeye başlamış.
Çünkü o sıralar çok büyük sıkıntıları varmış, konuşup,
paylaşmak ve belki biraz acılarını azaltmak istiyormuş.
Gel zaman git zaman o gün gelmiş sonunda.
Ve iki eski arkadaş buluşup, birlikte yemeğe gitmişler. Ev
sahibesi o zaman ki hayatını, sıkıntılarını anlattığı bir konuşma başlamış
aralarında yemek sonrasındaki kahve faslında.
Biri diğerine sıkıntılarını anlatırken, diğeri bununla
ilgilenmeden kendi sıktığı tatilleri, yaptığı Avrupa seyahatlerini
anlatıyormuş. Yani konuşmaları aynı boyutta değilmiş.
İşte böyle bir doğrultuda giderken sohbet, misafir ev
sahibinin ellerine bakarak ‘’ Tırnakların
Çok Bakımsız, Manikürün Gelmiş Canım, Galiba Uzun Zamandır Yaptırmadın ‘’ demiş.
Ev sahibinin elleri manikürsüzmüş ve evet çok uzun zamandır
da manikür yaptırmamış ama genel temizliğine dikkat eden bir bayanmış. Yani
bakımsız ama temiz tırnakları varmış.
İşte bu yüzden bu sözü ilk duyduğunda ev sahibi, önce
şaşırmış hatta ilk başta tam anlayamamış bile ne demek istediğini. Arkadaşının
böyle bir şey söyleyeceğine inanmamış, ona sorunlarını anlattığı bir zamanda.
Sonrasında ise kızmış. Ona mı kendine mi kızdığını bilmeden.
Ev sahibi olduğu için bir şeyde diyememek içi içini yemiş.
Misafir Avrupa Seyahatlerini anlatırken sadece dinlemiş,
çünkü onun için konuşma bitmiş artık. Sırf dinliyor gözükmek için bazı sorular
sormuş sadece konuşma içinde o kadar.
Ve gün bitmiş, ayrılma zamanı gelmiş.
Misafir giderken geride bir kırık kalp ve bir daha hiç
görmeyeceği, hiçbir paylaşımda bulunmayacağı eski bir arkadaş bırakmış. Geride
kalanların farkında olduğunu anlamadan. Ev sahibi artık kalbinden ve hayatında
n çıkarmıştır gününü geçirdiği misafirini.
Ve ardından bakarken, insanların nasıl bu kadar değiştiğini
anlamaya çalışıp fakat anlamayarak, yanlış kişilerimi sevip değer verdiğini
yoksa sevip değer verdiklerinin mi artık aynı kişi olmayıp değiştiğini düşünüp durmuş.
Ve sonunda artık arkadaşına kızgınlık duygusunun yerine
acıma hissi ile bu yaşadıklarını paylaşmak üzere blogguna yazma karar vermiş.
İmza
Manikürü gelmiş blogger .
Manikürü gelmis blogger cok iyiydi :)
YanıtlaSilöldürücü darbemi sona sakladım....
SilNe gıcık bir durum hakikaten! Sen o kadar sıkıntını anlat o manikürü dert etsin! Mecbur kalmadıkça görüşmeyeceğim insan tipi!:)
YanıtlaSilyarabbim böyle insanlara da muhtaç etmesin bizi ... sevgiler..
SilLovely post dear!
YanıtlaSilThank you for following me. I followed you back :)
http://fashionradi.blogspot.com/
Great blog ¡¡ Thanks for following :D I'm following u back ¡¡
YanıtlaSilhttps://myblondieway.blogspot.com.es/
Böyle insanları kesinlikle acil hayattan uzaklaştırmalı. Tek başlarına kalsınlar da görsünler.
YanıtlaSilkalmaz böyle insanlar yanlız bence .. çünkü o kadar çoklar ki .. birbirilerine de öğlesine muhtaç.. ama yapabileceğim benim hayatımda olmamasını sağlamak... yorumun için çok teşekkürler...
SilBence de bu insanlari hayatindan çikarmak en iyisi.
YanıtlaSilbence hiç almamak daha da iyisi ... sevgiler...
Sil